Kadınlar mı Daha Fazla Aldatır? Erkekler mi?


  Günümüz ilişkilerindeki belki de en büyük sorun: aldatmak. Kimi zaman ilişkilerin bitmesine sebep oluyor kimi zaman sonu kanlı biten hikayeleri ortaya çıkarıyor. Herkes bu konuda ahlak kılıcını birbirine çekiyor fakat istatiksel verilere göre dünya üzerinde aldatma eyleminin azımsanamayacak kadar çok olduğu biliniyor. Günümüz iletişim araçlarının etkisiyle de bu durumun korkunç sayıda arttığı ortada.

  Toplumsal algı erkeğin daha çok aldattığı yönünde kanaat gösteriyor. Fakat kadınların bu konuda erkeklerden geri durduğunu söylemek imkansız. Kadınların sosyal yapı itibariyle aldatma ilişkilerini gizlediklerinden dolayı algı erkeklerin aldatmaya daha meğilli olduğu yönünde. Fakat bu algıyı oluşturan başat faktör erkeğin yetiştirilme tarzından dolayı ilişkilerini anlamktan çekinmiyor oluşu buna karşın kadının sadece aşık olduğu erkeği onu da sadece en yakınındaki arkadaşına anlatıyor oluşundan kaynaklı. Kadın, erkeğin yakın arkadaşlarıyla ilişki yaşamaya daha meğilli bu ilişkiler %70 oranında tek gecelik %30 oranında ise süreklilik arz eden ilişki türünden.

  Erkek içinse durum daha komplike. Erkek alımlı bulduğu kadınlara yöneliyor. Aldatma eylemini çoğu zaman 'aldatma' olarak görmüyor. Bunun tek gecelik aşk içermeyen ilişkiler olduğunu ve eşine/kız arkadaşına hala büyük bir aşkla bağlı olduğunu iddia ediyor.

  Kadının aldatmayı bir intikam aracı olarak gördüğü belirtiliyor. Gelir düzeyi düşük olduğundan oluşan aşağlık kompleksini bu yolla egale ettiği düşünülüyor. Bunun yanında bazı durumlarda kadının eşinden-sevgilisinden görmediği ilgiyi başka erkeklerde aradığı bazı durumlarda ise kendini vazgeçilmez olarak gördüğü için aldatmaya yöneldiği biliniyor. Erkeğinse baskın olarak gelir düzeyi düşük olan eşini aldatmaya yöneldiğini söyleniyor.

  Toplum nezdinde de durum pek iç açıcı değil. Kadının aldatma eylemi kesinkes hoş karşılanmayarak boşanmak-öldürmek gibi cezalar uygulanıyor. Erkek aldattığındaysa kadının affetmesi bekleniyor. Nitekim bu sosyal yasaya kadın boyun eğiyor ve ilişki tek gecelikse erkeği affediyor, bazı durumlarda uzun süren ilişkileri de affetiği oluyor fakat bu istisnai olarak gerçekleşiyor.

  Bilim insanlara göre insanlar tek eşliliğe programlanmış canlılar değil. Memeliler arasında sadece %3 lük bir kısım tek eşli ve insanlar da bu %3lük bölümde yer alıyor. Erkeğin içgüdüsel olarak en iyi kadına yönelerek türün devamını sağlıklı ilerletmeye çalışması; kadının da yine içgüdüsel olarak en güçlü erkeğe yönelmesi bu durumda başat faktör.

  Her ne sebeple olursa olsun aldatmak bireye kendini kötü hissetiren bir durum. Çoğu zaman aldatılan kimse kendine 'bende bulamayıp da onda bulduğu ne vardı' gibi soruları sorarak psikolojik hasara uğruyor. Psikologlar ise bu durumda yapılacak en doğru şeyin doğru insanı bulmaya çalışmak ve tam anlamıyla emin olunduktan sonra bir ilişkiye başlamak olduğunu söylüyor. Kişilerin bu durumu heyecan verici buldukları için yaptıklarından dolayı da başka heyecanlı aktiviteler yönelmeleri de tavsiyeler arasında.

Yorumlar